Bence Galatasaraylılık din gibi mezhep gibi yerleşmiş köklü bir inançtır. Galatasaray'ı işte bunun için tercih eder ve Galatasaraylılığımla her zaman gurur duyarım... METİN OKTAY
Galatasarayım etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Galatasarayım etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

24.05.2010

SEMİH'İ İSTEMİYORUZ!!!


Eski bir Yürüyedur bestesi aklıma geldi;

Bu takım bize her türlü yeter
Yapmasak da olur transfer
Haldun Üstünel sesimize kulak ver
Semihinden başlatma yeter
Semihinden başlatma yeter

Hayatımızın her noktasında Galatasaraylı olmanın verdiği dik ve kararlı duruşu sergileyen bizler, Galatasaray prensiplerinin ne koşulda olursa olsun bozulmamasını isteriz. Futbol hayatının her döneminde Galatasaraylılara karşı agresif ve aşağılayıcı tavırlar sergilemiş herhangi bir sporcuyu, bu forma altında görmeye tahammülümüz yoktur. Bu yüzden Semih değil, Messi bile olsa bu tip bir transferi biz karşı çıkıyoruz, Galatasaray'a yakıştırmıyoruz!!!

7.04.2010

6.04.2010

Çekler Ödeniyor, Sizin Borcunuz Ne Olacak?

Bugün yüzünden bin parça düşen, içi kanayan taraftar, zamanında bu pankartı açmıştı. O zaman ortada bir hak vardı. Paraları düzenli ödenemeyen orta kalite bir futbolcu grubu, hangi takımın formasını giydiğini çok iyi biliyordu. Hakkını veriyordu parçalının sonuna kadar. Gecikmeli de olsa alacak bir kuruşları da kalmadı, bu taraftar da onları unutmadı, unutmayacak. Peki, dakika gecikmeden parasını hesabında gören sizler, sizler nasıl hatırlanacaksınız bizler tarafından? Bunu bir kez olsun düşündünüz mü?

1.04.2010

Abarttınız

Her derbide ev sahibi tribünü normal performansının altına düşer. Bunun aslında çeşitli sebepleri vardır. En büyük 2 sebebi yüksek alkol oranı ve hiç maça gelemeyen insanların özellikle de Fb maçında tribünde olmak isteğidir. Türkiye'nin hatta dünyanın 4 tarafından akın akın insan toplanır derbi günleri stadda.

Pazar günü canımızı sıkan en önemli nokta ise, normalde de kanayan bir yara olan karaborsanın bokunun çıkarılması oldu. Bu sefer durum biraz farklıydı. Fiyatlar uçmuş gitmiş, eski açık için 400, kapalı için 600 gibi rakamlar dolandı tüm hafta boyunca. 1 sene boyunca bu maçı bekleyen insanlar yine gözlerini karartıp rantçıların kucağına düştüler. Kombineler satıldı, ellerdeki toplu biletler satıldı yetmedi, sahte biletler basılıp, onlar bile satıldı. Duyduklarımıza göre bilet vericem diye parayı alıp kaçanlar bile olmuş. Bu işleri aslında birçoğumuz biliyoruz, nasıl olduğunu, kimlerin yaptığını. Kimse çok fazla dillendirmemişti şimdiye kadar. Fakat bu son maç artık çok kişinin canını yaktılar. Hem de öyle böyle değil, çok uzaklardan gelen insanların tüm paralarını aldılar, bilmeyenlere sahte bilet verdiler. Herkesi kandırdılar. Bu vurgun insanları isyan noktasına getirdi. Fotoğraftaki bilet de bu borsacıların yaptığı sahte biletlerden biri. Yuh dedirtiyor. Aslında satana da alana da yuh dedirtiyor.

Şuan için bir diğer derbiyi beklemekten başka şansımız yok neler olacağını görmek için. Bu rantçılara gün vermemek için karaborsa almayın diyeceğim ama her zamanki gibi alınacak. Tek çare kombinedir. Senede 2 veya 3 defa maça gelen bir insan karaborsaya verdiği parayla 1 tane eski açık kombinesi alabiliyor. Önerim budur. Fazlası bizim elimizden gelmiyor. Bir de 1 kerelik gelmeyin kardeşim dünyanın diğer ucundan şu Fb maçlarına. Hem size yazık, hem takıma. Karaborsacılara iş yaptırmamış olursunuz böylelikle.

30.03.2010

Arma - Forma


Herşeyi kabul edebilirim, Sami Yen'de dışarıda her takıma yenilebiliriz. Can sıkar, üzer. Ama mücadele etmediklerini görmek kahrediyor insanı. İçimdeki en büyük sıkıntı rakibime kendi evimde yenilmek değil, yarışta geri kalmak da değil, bizim uğuruna öleceğimiz armayı formayı sırtına geçirenlerden beklediğimiz mücadeleyi göremememizdendir. Artık başka yerde arıyorum suçu,kendimizi suçlamaya başlıyorum. Her mağlubiyet, her kötü oyun sonrası yanlarında olduğumuzu, onları çok sevdiğimizi suçlayan bizlerdedir suç. Kadıköy'deki maçtan sonra ruhsuz oyunlarını protesto etmeyen bizdedir suç. Pazar gecesinden sonra Florya'yı basmayan, otobüsün önünü kesmeyen bizdedir suç. Elbette elaleme malzeme verip, sarı kırmızıyı lekelemek istemediğimizden vermediğimiz tepkilerdir bunlar ama susmaya devam ettiğimiz sürece, bizi umursayacak bir futbolcunun bile olacağına inancım kalmadı artık.

22.03.2010

Değişiyoruz Bozuluyoruz

Bu sene şampiyon olabiliriz ama ben dün bir kez daha emin oldum. Galatasaray yıldız futbolcuların değil, ruhu olan Türk neferlerinin takımıdır. Biz senelerce şampiyonlukları böyle kazandık. Fenerbahçe senelerce şampiyonlukları bu şekilde kaybetti. Ve dün yine şuna emin oldum ki biz takımın kimyasını bu şekilde bozuyoruz. 2 sene öncenin takımı olsa ne yapar eder dün Trabzon'u orada yenerdi. Yenmeyi de geçiyorum, dün akşamkilerin 2 katı mücadele ederdi. O takımla aynı birkaç adam var diyebilirsiniz. Ama işte sırrı da orada zaten, o ruhu o kimyayı bozarsan, aynı adamlar da olsa bir boka yaramıyor malesef.

İstemiyorum temmuz ağustos aylarında, havaalanı karşılamalarını. Flaş transfer haberlerini. Fb'nin transfer haberlerini okumak, bizim yönetimi yavaş davranıyorlar diye, 2. sınıf yabancı topçu alıyorlar diye eleştirmek istiyorum. Eylül'de ekimde güle oynaya gitmek istemiyorum. Mart'ta şaha kalkan takım istiyorum, rakip kim olursa olsun. Zor deplasman öncesi, tüm oyuncuların götünü yırtacağından emin olmak istiyorum. Bizim tarihimiz bu hikayelerle dolu, bu şekilde tarih yazarak büyüdük biz. Bu seneki anlık sevinçleri yaşayan değil, mayıs ayında son gülen olduk, sevinçten ağlayan olduk biz. Unutmayalım ne olduğumuzu, özenmeyelim sahte güzelliklere...
Bir ekleme, sezon sonu şampiyon olursak da aynı düşünceler içinde olacağıma eminim...

19.03.2010

Karşı Yaka'dan Bi Ses mi Geliyor?

yusuf yusuf yusuf yusuf yusuf yusuf yusuf

Başlasın ortamı germeler provakasyonlar...

16.03.2010

Esirgemeden - GSK Öncülüğünde

Kulübümüz öncülüğünde, ülkemizin önde gelen sanatçılarının desteğiyle Çocuk Esirgeme Kurumu'ndaki engelli çocuklar yararına bir proje hayata geçiriliyor. Projenin adı Esirgemeden. Ajda Pekkan, Sezen Aksu, Nilüfer ve Emel Sayın gibi dev isimlerin bir araya geldiği bir album çıkartılıyor. Ve bu dev projenin arkasında Galatasaray Spor Kulübü var. Ne olduğunu okuyunca, görüntüleri izleyince müthiş bir gurur ve mutluluk hissettim. Sessiz sedasız bu kadar önemli bir projeyi hayata getiren yönetimimizi tebrik ediyorum. Bu tip organizasyonlarda "Galatasaray" adını görünce gerçekten gururlanıyor insan.


Sosyal içerikli mesaj süsü verilerek, ota boka pankart yapıp kendi reklamlarını yapmaya çalışan taraftar gruplarının haberlerinin gün aşırı yer aldığı gazeteler ve internet sitelerinde, bu projeyle ilgili ufak bir haberin bile yer almaması şaşırtmıyor insanı. Bu yüzden en doğru haberi yine resmi sitemizden alabilirsiniz.
http://www.galatasaray.org/kulup/haber/6450.php

Buradan da ufak bir özet izleyebilirsiniz. Özellikle Engelsiz Aslanlar söylerken duygulanmamak elde değil.
http://gelgidersin.blogspot.com/2010/03/esirgemeden.html

11.03.2010

İhtiyacımız Bir Tek Sensin

Ey Ruh,

En çok biz istiyoruz, en çok biz inanıyoruz bu şampiyonluğa ama gel, sensiz olmuyor. Gel Mayıs'a kadar misafirimiz ol. Gel ki tepelerine çökelim hepsinin, rüyalarını kabusa çevirelim. Gel ki eski günleri yad edelim, 2006'ya dönelim, 2000'e dönelim, 87'ye dönelim. Sensiz olmuyor "Ruhum" , gel ki Ankaragücü maçında temelli, mutluluktan kendimizden geçelim bir bahar akşamı...

9.03.2010

Bu Bize Ders Olsun

Demek ki neymiş, 1 haftada gaza gelip diğerleriyle dalga geçmeyecekmissin, demek ki neymiş, ligin bitimine 11 hafta kala 5 puan farka havaya girmeyecekmişsin. Demek ki neymiş 2.kim olur" gibi ezik anketler açarsan, bir tarafında patlayabilirmiş. Normal bir kayıp yaşadık dün akşam. Biraz mantıklı düşününce bunu söylemek zor değil, çünkü ligin bitmesine daha 10 hafta var. Geçen hafta aşırı sevinmediğim gibi, bu hafta da aşırı üzülmedim(bütün haftam bu durgunlukla geçecek olsa da). Her hafta dengeler değişiyor, herkes birbirini yeniyor. Ve ben inanıyorum, bu takım bu sene şampiyon olacak!!! Siz de inanın ama mütevazi olun, sabırlı olun. Birkaç hafta daha geçince, camia olarak hep beraber şampiyonluk havasını solumaya başlayacağız zaten. Biz avantajlıyız ve şampiyon olacağız, gereksiz baskı ve stres yaratmayalım kendi kendimize.

2.03.2010

Neyin Peşindesiniz

Webaslan denen çakma internet sitesi "2.'lik için en büyük aday kim" diye anket yapmış. Ulan tamam biz de inanıyoruz, biz de çok istiyoruz. Hatta belki sizden kat kat fazla istiyoruz ama bu neyin gazı? 1 galibiyet aldık altı üstü. 11 hafta var daha. Herkes birbirini yeniyor, her hafta puan durumu değişiyor. Bu hafta puan kaybetsek yine kafa kafayayız. Puan kaybetmesek ne olur, bir sonraki hafta yine bu olabilir. Kızdığımız "ezik beşiktaşlı" taraftar profilini bürünmeyin. Sağda solda Fblilerle bu kadar dalga geçmeyin. 2 hafta sonra dedikleriniz içinizde patlamasın. Havaya girmek ayrı, şampiyon ilan edip dalga geçmek ayrı. 5 puan fark 3 hafta kala olsa ben böyle birşey yapmam. Biraz sakin olun ya...

1.03.2010

Yeterki İsteyelim

İhtiyacımız olan şey baştan beri buydu aslında. Her maç öncesi takım tribüne çağırılırken omuz omuza gelmeleri gerektiğini söylüyordum. Kasımpaşa maçından önce muhtemelen Arda ve Ayhan'ın önderliğinde takım tribüne elele geldi. Bu tip ufak noktaalar birliktelik ve takım ruhu için çok önemli. İnanmışlığın göstergesi. Nitekim bu hareketin arkasını da maç boyu doldurdular. Uzun zamandır ilk defa bu kadar mücadele ettiler, yırtındılar. Bu şampiyonluğu ne kadar istediklerini herkese gösterdiler. Mutluluğumun sebebi sadece puan farkının artması değil, bu isteği takımda görmek. Baştan beri demiyor muyuz, mücadele edersek bu takımın karşısında kimse duramaz diye. Bu hafta Eskişehir maçı da umarım istediğimiz sonuçla biterse, takımı şampiyonluk havasına iyice sokmalıyız taraftar olarak. Mart ayında da önemli maçlar var. Eskişehir(D), Ankaragücü, Trabzon(D) ve Fenerbahçe. Çok zor gibi gözüküyor ama diyorum ya, dünkü istek olduktan sonra, Mart'ı da istediğimiz şekilde kapatıp yolun sonunu görebiliriz. Yeterki isteyelim, yeterki şampiyonluk havasına girelim...

16.02.2010

Gel Perşembe Gel


Kıpırdanmalar başladı. Bu 2 gün zor geçer. Geliyoruz Pateticos, Madrid'e çıkarma yapacağız...

9.02.2010

Kupa'dan Daha Fazlası İçin

Yarın çıkacağımız kupa maçı, aslında bir turdan çok daha fazla getirileri ve götürüleri olabilecek bir maç. Elenirsek, kayıp turdan ve kupadan çok daha fazlası olabilir. Moralsiz, kazanmayı unutmuş bir Galatasaray'ın geçen sezonun Şubat ayını hatırlatmaması için dualara kalabilir işimiz. İyi bir oyunla kazanırsak, kupada yola devam etmenin dışında, kendimize güvenimizi kazanmış bir şekilde Madrid maçını bekleyeceğiz.

Bir de bunların yanında işin taraftar boyutu var. Bu maçta çok gerileceğimiz kesin. Eğer erken gol bulamazsak Ömer en az 10 dakika çalacak yine maçtan eminim. Zaten her Galatasaray maçında takımını kasap gibi oynatan bir teknik direktör bozuntusu ve onun tetikçileri olacak karşımızda. Bir de üstüne Bünyamin. Bizi hasta edecek tüm unsurlar olacak. Vakti olanların maça erken girmesi ve daha maç başlamadan protestoya ve baskıya başlaması gerekiyor bence. Tabi bunu yaparken dikkatli olmalıyız. Biz protestoyu hep küfür olarak algılıyoruz. Ama bunun başka yolları da var. Olabildiğince hakemi ve rakibi baskı altına almalıyız. Aksi halde gol bulmakta da gecikirsek, çok gerilebiliriz. Kaybımız turdan çok daha fazlası olabilir. Dikkatli olalım, Sami Yen'i hissettirelim. Sami Yen'i tepelerine yıkalım Antalya'nın. Anlamayanlara zorla öğretelim "efendi" olmayı.

5.02.2010

İnsan mısınız?

Her maç sonrası idman raporunda 3 oyuncu darbeye bağlı sakatlık haberi okuyoruz. Bu artık alenen yapılıyor ve ses çıkmıyor. İnsan diyemiyorum bile, bunu yapan da aynı biçtikleri futbolcular gibi hayatlarını futboldan kazanıyorlar işin en acı tarafı. Bunları bilerek yapanın da, görüp de görmemezlikten gelenin de yakaları sakatlıktan kurtulmasın. Daha ne diyim. En ağır küfürleri de söylesem, en ağır bedduaları da etsem biliyorum anlamaz bu kahpeler. Bu sahnelere izin verenler evlerinde rahat uyuyor mu merak ediyorum.

31.01.2010

Her Veda Zordur

Nonda'nın gönderileceğini duyduğumuzda hepimiz üzülmüştük. Doğru düzgün bir veda edememenin de verdiği üzüntü de vardı. Ama giderken ufak çapta bir tören yapıp, hizmet plaketi vermişler Nonda'ya. Bir nebze olsun içimi rahatlattı benim, mutlu oldum gerçekten. Resmi sitede fotoğrafları görünce, bir başka güzel adam Mondi'nin vedası geldi aklıma. Son konuşmasında ağlamıştı, ağlatmıştı koca adam. Onun gidişinde hiçbirşey yapamamıştık, en azından Nonda'yı biraz onurlandırarak gönderiyoruz.

29.01.2010

Biz Sizi Güldürdük, Siz de Bizi Güldürün

Güldürmeyen...

GS Bonus Kullanalım

Başkan Adnan Polat'ın bugünkü açıklamasından bir kısım, birçoğumuzun merak ettiği bir detayı açıklıyordu:
"GS Bonus Card da edinmeniz gerekiyor, o kartla yaptığınız her harcamadan biz Garanti Bankası ve Denizbank’tan komisyon alıyoruz."


Yani kartı alıp bir kenara koymak olmuyor. Harcamalarımızı da en kısa zamanda GS Bonus'a kaydırmamız gerekiyor. Ufak gibi görünen rakamlar biriktikçe ve kullanıcı adeti arttıkça gelirler müthiş rakamlara ulaşacaktır. Kurumsal bir Galatasaray için, günlük hayatımızın birçok aşamasında Galatasaray Marka'larını kullanarak kulübümüze daha fazla destek olmak hepimizin borcudur.

12.01.2010

Yüzler Hiç Asılmasın


Arda ile Leo da somurtmasa harika fotoğraf olacakmış.
Bizim efsane üçlünün de çok iyi anlaştığını her fırsatta görüyoruz (Allah bozmasın). Baros sanıyorum, Elano'ya 2 kulak yapmış. Kewell'ın surat da komik bir hal almış. Daha kaliteli bir fotoğraf makinasıyla görmek isterdim doğrusu...