Yarın çıkacağımız kupa maçı, aslında bir turdan çok daha fazla getirileri ve götürüleri olabilecek bir maç. Elenirsek, kayıp turdan ve kupadan çok daha fazlası olabilir. Moralsiz, kazanmayı unutmuş bir Galatasaray'ın geçen sezonun Şubat ayını hatırlatmaması için dualara kalabilir işimiz. İyi bir oyunla kazanırsak, kupada yola devam etmenin dışında, kendimize güvenimizi kazanmış bir şekilde Madrid maçını bekleyeceğiz.
Bir de bunların yanında işin taraftar boyutu var. Bu maçta çok gerileceğimiz kesin. Eğer erken gol bulamazsak Ömer en az 10 dakika çalacak yine maçtan eminim. Zaten her Galatasaray maçında takımını kasap gibi oynatan bir teknik direktör bozuntusu ve onun tetikçileri olacak karşımızda. Bir de üstüne Bünyamin. Bizi hasta edecek tüm unsurlar olacak. Vakti olanların maça erken girmesi ve daha maç başlamadan protestoya ve baskıya başlaması gerekiyor bence. Tabi bunu yaparken dikkatli olmalıyız. Biz protestoyu hep küfür olarak algılıyoruz. Ama bunun başka yolları da var. Olabildiğince hakemi ve rakibi baskı altına almalıyız. Aksi halde gol bulmakta da gecikirsek, çok gerilebiliriz. Kaybımız turdan çok daha fazlası olabilir. Dikkatli olalım, Sami Yen'i hissettirelim. Sami Yen'i tepelerine yıkalım Antalya'nın. Anlamayanlara zorla öğretelim "efendi" olmayı.
9.02.2010
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder