Bize bıraktığınız bu eşsiz mirası, Galatasaraylılığı, Galatasaray kültürünü ve tarihini en iyi şekilde anlatarak bizden sonraki nesillere aktaracağız, kutsal bayrağı hep en yukarıda tutacağız...
28.07.2009
Pascha İliç
Bir anda aklıma Sasa İliç geldi. Ayrı bir sevgim oldu her zaman Sasa'ya. Farklı bir tarzı vardı, çok mücadeleci ve savaşçı değildi ama aklı ile oynardı. Bu sayede çok kritik zamanlar bir çok gol attı, bir o kadar da asist yaptı. Bunlar da değil aslında onu ayrı sevmemin nedeni. Her zaman çok içten oldu bu adam, bizden biri gibi sevindi üzüldü. Herkes bunu rahatlıkla gözlemleyebiliyordu zaten. Kupada Fb'ye atılan 3. golde yedek kulübesinden fırlayışını unutamam mesela. Bir de BJK'ya 2 dakikada 2 tane yuvarlamasını. Daha "İLİİİİİÇ" diye yırtınırken 2. yi de atıvermişti. Arada çıkıyor böyle adamlar. Şimdi bu kadroda olsa yine iş yapardı nam-ı diğer Pascha İliç'imiz...
24.07.2009
Seviyorum Bu Adamı
Maç 10 saniye önce bitmiş. D-Smart spikeri, hemen soyunma odasına gitmek isteyen Frank Rijkaard'ın yolunu kesmiş, sırf canlı ropörtaj yapabilmiş olmak için mikrofonu uzatıp abuk subuk sorular soruyor. Rijkaard'ın darlandığı her halinden belli. Bomba soru son anda geliyor:
Spiker: Noch et was. Wie heissen Sie? Frank Rijkaard oder Frank Raj¿ka?rd? ("Bişey daha, adınız ne" diyor spiker abi, boğazdan da bir tellaffuz yaparak)
Rijkaard dayanamıyor ve muhtemelen "Bi bas git la mal mısın adam" diye düşünüp, net cevap verip gidiyor gidiyor:
FR: Frank!!!
23.07.2009
Sevgililer Kavuşsun
Gerçekten ilk defa maça gidecek gibi, Galatasaray’ı sahada ilk defa görecek gibi heyecanlıyım. Karşı takım, form durumumuz, transferler vs. hiçbirin önemi yok şu anda. O sıkışık kapıdan girip üst aramasına girmek, elinde kombine kartın verdiği gurur ve ilk maçın verdiği acaba kartım çalışacak mı stresi ile birlikte kapılara gitmek, kombineyi verip iyi akşamlar demek ve Ali Sami Yen’in o kirli ama çok şeyi anlatan duvarlarıyla karşı karşıya gelmek. Sanki üstünde bir şey varmış gibi polislerin önüne geçmek ve içinden küfürler ederek aranma işlemini gerçekleştirmek. Merdivenlerden çıkarken her basamakta heyecanın bir parça daha arttığını hissetmek, evine gelmiş olmanın verdiği rahatlıkla o koridorlardan gülümseyerek, selamlaşarak yürümek. Tuvaletin doluluğuna göre tribünün kalabalığını hesaplayabilmek ve gerekli kapıya geldiğinde son basamakları hızla çıkıp o büyülü atmosferi ve yeşil zemini görmek… Eminim işte o anda hepinizin tüyleri diken diken oluyordur. Bu akşam bizlerle birlikte o heyecanı yaşayabilecek bütün arkadaşlarımla akşama görüşmek üzere...
C.A.
22.07.2009
Özledik Be Abi
20.07.2009
Mekanın Cennet Olsun
Bizim Sultanımız Asla Olamazsın
Bir süre önce "Fenerbahçe'den transfer yapmayız" diyen sevgili yöneticimiz, geçen sezon Şaziye'yi takımımıza kazandırmıştı(!). Çok karşı çıktık, tepki verdik. Şaziye de tepkilerimizi sezon boyunca haklı çıkardı. Bu transferi çok isteyerek yapan yöneticimiz, sezon sonunda apar topar sözleşmesini feshetti. Bu gelişmeler yaşanırken, kulaklara başka transfer dedikoduları da geliyordu. Tam da beklendiği gibi 1 Temmuz'da, senelerdir Fenerbahçe takımını çalıştıran, Zafer Kalaycıoğlu'nun takımın başına getirildiği açıklandı. Bunu bekliyorduk, kimse çok şaşırmadı ama esas bomba şimdi patladı. Yine takıma gelecekler arasında adı geçen Nilay Yiğit transferinin de gerçekleştiği resmi sitede açıklandı. Bilmeyenler için söyliyim, Nilay Yiğit tipik bir Fenerbahçelidir. Bizim maçlar sonrası yaptırdığı hindilerle, marşlar söylemesiyle Fenerbahçeliler tarafından takımın en sevilen ismiydi bir zamanlar. Işıl'ın yedeğinin bu kız olacağına inanmak istemiyorum.
Kutsal Forma göz göre göre kirleniyor, kirletiliyor. Tepki versek de, bunlar sadece anlayana...
Kutsal Forma göz göre göre kirleniyor, kirletiliyor. Tepki versek de, bunlar sadece anlayana...
17.07.2009
Luce
16.07.2009
Koşalım Zaferlere
Bu yaz ayrılık kısa sürecek dedik ama 1 buçuk ayı bile alfaydı, süperalfaydı bekleyerek, F5 tuşlarını eskiterek geçirdik veya doğrusu geçiremedik. Geçmek bilmedi. Ağustos başında ilk resmi maçımıza çıktığımız yaz aylarının geçmesini nasıl beklemişiz diye düşünmeden edemiyorum. Öyle veya böyle Fenerbahçe'nin son maçın sok dakikasında attığı golden dolayı açılış maçını Temmuz ortasında yapıyoruz ki bunun sıkıntısını geçen sezonu 5. bitirmemize sebep olan futbolcular çekiyorlar zaten. Bizim için durum tam tersi, bugün ilk maç ilk heyecan, haftaya ilk Sami Yen, büyük özlem. Bu sene için en büyük isteklerimden biri kazasız, az sakatlıklı bir sezon geçirmek. Çok dilimiz yandı. Bu kadar iddialı kadro kurup, yeni bir Galatasaray devrimi yapmayı planlamışken, karşımıza çıkacak en büyük engel yine körolası sakatlıklar olacaktır. Minimum sakatlık yaşarsak, rakiplerle şartlar eşit demektir. Devreye ruh, inanç ve vizyon girdiğinde ise farkı açan taraf biz olacağımıza eminim. 3 kulvarda da zaferlere koşacağımız bir sezon olması dileğiyle...
10.07.2009
Yeni 10'umuz
Kutsal Parçalı'nın Galatasaraylılar için en değerli numarası, Hagi'den sonra ilk defa gerçekten o numaranın hakkını verecek birine gidiyor. Hatta kaptanlıkla beraber. Buna karşı çıkacak bir kişi bile olduğuna inanmıyorum. Karakteriyle, zekasıyla, yüreğiyle, Galatasaray ruhunu hayatının her anına yansıtmasıyla, 10 numarayı da kaptanlığı da Arda'dan daha fazla kimse haketmiyor...
8.07.2009
Hadi Hayırlısı
2009-2010 fikstürü çekildi. En önemli konu benim için, son maçın içerde olmasıydı ama bu sefer olmadı. Sami Yen'e de veda edeceğimizi düşünürsek, bu canımı biraz sıktı. Bir de önemli maçları ilk yarı deplasmanda oynayalım istiyordum. O da olmadı. Çok da önemli değil aslında. Senelerdir fikstür avantajı diye bahsediliyor heryerde. Ben daha o fikstür avantajını kullanabilen bir takım görmedim uzun süredir. Geçen sezon son haftalarda üstüste İstanbul'da oynuyoruz dedik. Faydalandık mı? Bu sezon Fenerbahçe 21. haftadan sonra İstanbul dışına sadece 3 kere çıkacakmış, onlar da Ankaraymış. Umurumda değil. Biz camia olarak futbol, erkek basket, bayan basket, voleybol tüm branşlara kurşun döktürelim. Allah sakatlık belasını bizden uzak tutsun da, biz zaten gerekeni sahada yaparız. Ankara'ya, Hamburg'a çıkarma yapalım inşallahhhh...
3.07.2009
Profesyonellik, İş Tanımı ve Kurumsallaşma
Sonunda Galatasaray sistem takımı olduğunu, hedefleri olduğunu ve bu hedeflere bir kalkınma planı dahilinde, bir sistem bütünlüğünde ulaşabileceğini anladı. Son zamanların en kurumsal yapılanması oluşuyor sarı-kırmızı’da. Önce teknik direktör, daha sonra kurmay ekibi ve sonunda alt yapı oluşumu. Rijkaard, Neeskens ve Pujol. Bir sistemi varedebilmek için geldiler Galatasaray’a. O sistem ki tüm dünya gıpta ediyor.
Galatasaray’da uzun zamandır ilk defa hedefler belli, sistem belli ve ihtiyaçlar bu sistem doğrultusunda belli. Yani, hastayı çok iyi muayene eden bir hekim grubu ve ameliyatı en doğru şekilde yapacak uzmanlar var. Kısa dönem planı yok, her şey en az 3 senelik. Bundandır ki; Rijkaard 28’den gün almışları kadrosuna ekletmiyor. Bana sistemi kurmakta yardımcı olacak oyuncu lazım diyor. Sırf bu nedenle 4-3-3’ün daha kolay oturması için 20’li yaşların başındakiler tercih edilmemiş olabilir, 4-3-3 tecrübesi olanlar ön sıralara kaymış olabilir.
Galatasaray’da uzun zamandır ilk defa hedefler belli, sistem belli ve ihtiyaçlar bu sistem doğrultusunda belli. Yani, hastayı çok iyi muayene eden bir hekim grubu ve ameliyatı en doğru şekilde yapacak uzmanlar var. Kısa dönem planı yok, her şey en az 3 senelik. Bundandır ki; Rijkaard 28’den gün almışları kadrosuna ekletmiyor. Bana sistemi kurmakta yardımcı olacak oyuncu lazım diyor. Sırf bu nedenle 4-3-3’ün daha kolay oturması için 20’li yaşların başındakiler tercih edilmemiş olabilir, 4-3-3 tecrübesi olanlar ön sıralara kaymış olabilir.
Soldan sağa: Kewell - Baros – Keita. 4-3-3’ün ön düzeni belli oldu; Arda Turan’ın yeni mevkisi de. Arda bu sene Iniesta’lığı da yapabilirse belki Aslantepe’yi göremeyebilir. Topal da garati olduğuna göre geriye kalıyor Tobias Linderoth, Mustafa Sarp, Ayhan Akman, Barış Özbek, Mehmet Güven isimli “Maça 5lisi” grubundan hangisinin tercih edileceği. Bu durumda Servet ve Lincoln’ün akıbetleri transferi direk ektileyecek hadiseler. Sanırım bundan sonra giden olmadan gelen de olmayacak; tabi gelenin yabancı olacağını varsayarsak.
Sonunda Galatasaray ne istediğini bilen, hedefleri doğrultusunda yürüyen, planlarını uzun döneme yayan, arsız değil eksikleri kapatan transferler yapan bir takım oldu. Senelerdir beklediğimiz gibi.
by YSAL
1.07.2009
Aile Fotoğrafı
Leo da Florya'da
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)