Bence Galatasaraylılık din gibi mezhep gibi yerleşmiş köklü bir inançtır. Galatasaray'ı işte bunun için tercih eder ve Galatasaraylılığımla her zaman gurur duyarım... METİN OKTAY

26.05.2009

Derbi Günü

Tüm sezonun özeti gibi bir akşam yaşadık Pazar günü. Her sonuca hazırlıklı olarak gittik oraya. Amaç sadece yanlız bırakmamaktı. Birçok kişi için gelmeme sebebi, maçtan sonra turlarını izlememekti ama biz ona bile hazırlamıştık kendimizi. Yani çok bir beklentiyle çıkmadık maça. Ama oynanan futbol beklentilerimizdeki gibi değildi. Şampiyonluğa giden bir Galatasaray, lig bitsin diye uğraşan bir rakip ve taraftarları vardı sanki İnönü'de. Mücadele ettik, pozisyona girdik. Baros'un beceriksizliği, Topal'ın şanssızlığı vardı, yoktan 2 top ona çarptı, olmayacak 2top gol oldu. Canı sağolsun Topal'ın. Olmadı, olmadı... Bütün sezonun kısa bir özetini yaşadık 90 dakikada. Top da istemedi, şans da yardım etmedi. Başarı için çok önemli bu faktörler rakibe çalıştı tüm sezon olduğu gibi. Beşiktaş'ın senesi olduğu bu maçla tescil edilmiş oldu.
Tribün açısından beklediğimden daha kalabalık ve daha iyiydik. Takımın etkili oyunu ve rakip taraftarın uyumasıyla beraber, gollere kadar İnönü uzun süre bizi dinledi. Mecidiyeköy'den Taksim'e metroyla gelişimiz, ve özellikle de Gümüşsuyu'nu yararak inişimiz görülmeye değerdi. İnsanlara zarar vermedikçe toplu gidiş gerçekten çok keyif veriyor. Bir de sonu iyi bitse tadından yenmeyecekti...

Hiç yorum yok: