Son yıllarda canımızı fena yakan teknik direktör seçimlerini görünce, tüm Galatasaraylılar için bu senenin en önemli transferi teknik direktör olacak kuşkusuz. Hal böyle olunca forumlarda yönetimle beraber biz de kendi çapımızda takımın başına birilerini getiriyoruz, birilerini gönderiyoruz günlerdir. Fakat 2-3 gündür bu heyecanımız tavan yaptı. Melih Şabanoğlu abimiz, "Galatasaray'da devrim yaratacak" diye tanımladığı, anlaşmak üzere olduğumuz dev bir isimden bahsediyordu. Tahminim alisamiyen.net ve gayin-sin.net tıklanma rekoru kırdı bugünlerde.
Merakla beklenen ismi dün akşam açıkladı Melih Şabanoğlu kendi sitesinde.
http://gayin-sin.net/2009/05/28/gerard-houllier-galatasarayda-baslamadan-biten-bir-futbol-devrimi/
Gerard Houllier'di görüşülen kişi. Ne yazık ki görüşme olumsuz sonuçlandı ve şimdi Galatasaray'ın yeni teknik direktörü bir başka Fransız, Paul Le Guen oldu diye söyleniyor. Bizim de sabırsızlığımız gitgide artıyor. Büyük bir isim daha mı geliyor Florya'ya? "Resmi" transfer haberlerini resmi sitemizde de biran önce görmek istiyoruz...
28.05.2009
26.05.2009
Derbi Günü
Tüm sezonun özeti gibi bir akşam yaşadık Pazar günü. Her sonuca hazırlıklı olarak gittik oraya. Amaç sadece yanlız bırakmamaktı. Birçok kişi için gelmeme sebebi, maçtan sonra turlarını izlememekti ama biz ona bile hazırlamıştık kendimizi. Yani çok bir beklentiyle çıkmadık maça. Ama oynanan futbol beklentilerimizdeki gibi değildi. Şampiyonluğa giden bir Galatasaray, lig bitsin diye uğraşan bir rakip ve taraftarları vardı sanki İnönü'de. Mücadele ettik, pozisyona girdik. Baros'un beceriksizliği, Topal'ın şanssızlığı vardı, yoktan 2 top ona çarptı, olmayacak 2top gol oldu. Canı sağolsun Topal'ın. Olmadı, olmadı... Bütün sezonun kısa bir özetini yaşadık 90 dakikada. Top da istemedi, şans da yardım etmedi. Başarı için çok önemli bu faktörler rakibe çalıştı tüm sezon olduğu gibi. Beşiktaş'ın senesi olduğu bu maçla tescil edilmiş oldu.
Tribün açısından beklediğimden daha kalabalık ve daha iyiydik. Takımın etkili oyunu ve rakip taraftarın uyumasıyla beraber, gollere kadar İnönü uzun süre bizi dinledi. Mecidiyeköy'den Taksim'e metroyla gelişimiz, ve özellikle de Gümüşsuyu'nu yararak inişimiz görülmeye değerdi. İnsanlara zarar vermedikçe toplu gidiş gerçekten çok keyif veriyor. Bir de sonu iyi bitse tadından yenmeyecekti...
21.05.2009
Biraz Renk Verelim
15.05.2009
YAY! Hareketi
Şu günlerde yeni bir hareket hızla yayılıyor. Birçok sitenin nedenli nedensiz erişiminin engellenmesi üzerine, sanal alemden sonra(sansuresansur.org) gerçek hayatta da yeni bir tepki hareketi başladı. Detayları benim de takip ettiğim sevgili dostumuzun "bilog"undan alalım;
http://baklavasina.blogspot.com/2009/05/bugun-cogu-blogda-su-okudugunuz-yazya.html
http://baklavasina.blogspot.com/2009/05/bugun-cogu-blogda-su-okudugunuz-yazya.html
Zihniyete Bak
"Fenerbahçe ile dostluk kisvesi altında yapılacak olan bu maç aslında Galatasaraylı futbolcular için İnönü'de antrenman yapma niteliğini taşıyor... Baros, Kewell ya da diğerleri nereden bilecek ki İnönü'yü... Amaç Galatasaray'a Fenerbahçe ile dostluk adı altında maç oynatıp, bizim karşılaşma öncesi stada alışmalarını sağlamak." demiş Beşiktaş tribünlerinin Alen Abisi.
Söylendiği doğru mudur bilemeyiz tabii günahlarını almayalım ama 20 yıldır Beşiktaş üzerine oyunlar oynanıyor diye düşünebilen zihniyetin, bunu da söyleyebilmesi çok büyük ihtimal. Sadece bize değil Fenerbahçeli arkadaşlarımıza bile "yuh artık" dedirttiler kendileri. Bu maçı ben de onlar gibi çok saçma buluyorum (buradan okuyabilirsiniz) ve iptal edilmesini bekliyorum ama oynanmaması için 20 saçma sebep saysam, birisi kesinlikle bu olmazdı. Hangi bastırılmış duygularla söylendiğini tahmin edebiliyorum. Kafa yapılarını değiştirmedikten sonra, bu duygudan kurtulmaları mümkün değil...
Söylendiği doğru mudur bilemeyiz tabii günahlarını almayalım ama 20 yıldır Beşiktaş üzerine oyunlar oynanıyor diye düşünebilen zihniyetin, bunu da söyleyebilmesi çok büyük ihtimal. Sadece bize değil Fenerbahçeli arkadaşlarımıza bile "yuh artık" dedirttiler kendileri. Bu maçı ben de onlar gibi çok saçma buluyorum (buradan okuyabilirsiniz) ve iptal edilmesini bekliyorum ama oynanmaması için 20 saçma sebep saysam, birisi kesinlikle bu olmazdı. Hangi bastırılmış duygularla söylendiğini tahmin edebiliyorum. Kafa yapılarını değiştirmedikten sonra, bu duygudan kurtulmaları mümkün değil...
14.05.2009
PlayOff Başlıyor
Büyük yatırımlar yapıp sezona iddialı bir kadroyla başlayan erkek takımımız, normal sezonu 4. bitirerek Beşiktaş Cola Turka ile eşleşti. İlk yarı sonuna kadar ligi Efes Pilsen'in ardından 2. olarak götürsek de, alışılagelmiş Galatasaray sıkıntıları, olumsuz etkilerini 2. devrenin başında kendini göstermeye başladı. Camia içinde çok sevilen, benim de insan olarak çok sevdiğim Murat Özyer istifa ederek ilk krizi yaşamıştık. Murat Hoca'nın geçtiğimiz 2 sezonda özellikle kafa kafaya giden maçlardaki gösterdiği başarısız yönetim, herkes tarafından biliniyordu, bu kadroya yeterli olmayacağı yönünde fikir birliği sağlanmıştı. Fakat Hoca'nın ayrılığı sezon ortasına denk geldi. Ayrılığın ardından takım adeta futbolcuları kıskandı, birçok oyuncumuz ciddi sakatlıklar geçirdi. Buradan GS Sağlık Ekibine selamlarımızı gönderiyorum. Bu sakatlıklar özellikle de kupadan elenmemizin en büyük etkeniydi. Bu süreçte yeni oyuncular geldi, bazıları gönderildi. Avrupa'da koyduğu hedeften 2 maçta uzaklaşan takım, 3. sınıf Challenge Cup'ta da varlık gösteremedi. Kapasitesi hala tartışılan Koray Hoca'nın takımın başına gelmesi de doping sağlamadı. Ligin alt sıralarındaki takımlara üstüste alınan mağlubiyetler, ligi ancak 4. bitirmemize yetti. Bitime 4 hafta kalan kazanılan Beşiktaş Cola Turka maçı şuan playoff'a 0-0 ve saha avantajı ile başlamamızı sağlıyor. Beşiktaş'ı zor da olsa eleyeceğimizi düşünüyorum ama geçen sezondan bile daha az umudum var.
Kesin oynanacak 3 maç şu şekilde:
16 Mayıs 2009 Cumartesi 19:30
Galatasaray Cafe Crown - Beşiktaş Cola Turka (Ayhan Şahenk)
18 Mayıs 2009 Pazartesi 20:00
18 Mayıs 2009 Pazartesi 20:00
Galatasaray Cafe Crown - Beşiktaş Cola Turka (Ayhan Şahenk)
21 Mayıs 2009 Perşembe
Beşiktaş Cola Turka - Galatasaray Cafe Crown (Cola Turka Arena)
11.05.2009
90+ Genç Kewell Oyuna
Oyunculara aldığın tavırları şimdiye kadar anlayamadık Bülent Hoca. Son yaptığını artık kaldıramıyoruz. Ağırlığını taşıyamadığın bir yükün altında olduğunu kabul etmek istemiyor musun? Hırsların uğruna yıldızları birer birer küstürme, geleceğimizle oynama. Sadece "Büyük Kaptan" olarak kal...
8.05.2009
At Gitsin
Final biletlerine başvurulardan önce tüm arkadaş grubum, "biz çıkmasak ne olur, final maçı izlemiş oluruz" gibi kamuflaj cümlelerle bilet başvurusu yapacağımızı birbirimizle paylaşmıştık. Ama kimsenin pek paylaşmadığı, içinde tuttuğu düşünce, biletlere talebimizin asıl nedeniydi. Ya gerçekten finale çıkarsak düşüncesi. Muhtemelen bu düşünce, Galatasarayımız'ı finalde en yakından destekleyebilme hevesiyle birleşince, gittik en pahalı biletlere başvurduk. Aralık - Ocak aylarında bunlar gerçekleşirken Şubat ayında öğrendik, istediğimiz biletler bize çıkmıştı. Ayrı bir heyecan, bu sefer dillenmeye başladı, hayaller kurulmaya başladı bazen sesli, çoğunlukla sessiz. Herkes zor olduğunu biliyordu. Bir yandan da çıkamazsak final izleriz düşüncesinin yanında biletleri satıp para kazanırız diye açıklamaya çalışıyorduk kendimize ve başkalarına en pahalı biletleri alışımızı. Aslında hepimiz biliyorduk, kandırıyorduk kendimizi ve insanları, şimdi herşey daha net. Buyrun 2008 - 2009 UEFA Kupası Final Maçı bileti. Neyleyim üstünde Galatasaray yazmayan final biletini...
6.05.2009
Bıkma Aldırma
4.05.2009
Kampüsün Kralı
(Öz) kardeşlerimiz abilerinin yolunda ilerliyorlar...
Başkanımız Adnan Polat Ankara ziyareti sırasında Bilkent Üniversitesi'ne konuk oldu. Ev sahibi tabiki de, gözümüzün nuru, büyük emeklerle büyük organizasyonlara imza atan Bilkentli Aslanlar grubuydu. 1999 yılından beri Galatasaray Spor Kulübü'nün tüm başkanlarının Bilkent'i ziyaret etme geleneği de devam etmiş oldu. 1999 yılında Faruk Süren, 2002'de Mehmet Cansun, 2005'te Özhan Canaydın ve son olarak Adnan Polat...
Adnan Polat'ın okula geleceğini duyduğumuzda, Ankara planları yapmaya başlamıştık ki öğrenci olmadığımız sonradan aklımıza geldi. Çok istediğimiz panelde bulunamadık ama dakika dakika takip ettik. Bitiminde bir kardeşimden aldığım mesaj şu şekildeydi; "Ruhunuz bizimleydi, herşey çok güzeldi." Akşam resmi sitede ve birçok spor sitesinde ilgili haber ve fotoğrafları görünce Bilkentli Aslanlar'ın yine çok güzel bir organizasyonun altından kalktığını anladık. Orada olamasak da o gururu bize yaşatan tüm kardeşlerime teşekkür ediyorum. Durmak yok, Galatasaray için aksiyona devam...
Başkanımız Adnan Polat Ankara ziyareti sırasında Bilkent Üniversitesi'ne konuk oldu. Ev sahibi tabiki de, gözümüzün nuru, büyük emeklerle büyük organizasyonlara imza atan Bilkentli Aslanlar grubuydu. 1999 yılından beri Galatasaray Spor Kulübü'nün tüm başkanlarının Bilkent'i ziyaret etme geleneği de devam etmiş oldu. 1999 yılında Faruk Süren, 2002'de Mehmet Cansun, 2005'te Özhan Canaydın ve son olarak Adnan Polat...
Adnan Polat'ın okula geleceğini duyduğumuzda, Ankara planları yapmaya başlamıştık ki öğrenci olmadığımız sonradan aklımıza geldi. Çok istediğimiz panelde bulunamadık ama dakika dakika takip ettik. Bitiminde bir kardeşimden aldığım mesaj şu şekildeydi; "Ruhunuz bizimleydi, herşey çok güzeldi." Akşam resmi sitede ve birçok spor sitesinde ilgili haber ve fotoğrafları görünce Bilkentli Aslanlar'ın yine çok güzel bir organizasyonun altından kalktığını anladık. Orada olamasak da o gururu bize yaşatan tüm kardeşlerime teşekkür ediyorum. Durmak yok, Galatasaray için aksiyona devam...
Fena Alıştırdınız Bizi
1.05.2009
Mekanın Cennet Olsun...
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)